5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle 06.04.2015 günü saat 11.00'da Valilik Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi. Törene, son günlerde yaşananlar nedeniyle Avukatlara destek vermek amacıyla Giresun Belediye Başkanımız Kerim AKSU da katıldı. Sunuculuğunu Av.Tuba KARAKAYA'nın yaptığı törende, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından Baro Başkanımız Av.Gültekin UZUNALİOĞLU bir konuşma yaptı. Törenin ardından Giresun Belediye Başkanı Kerim AKSU, Giresun Cumhuriyet Başsavcısı Ömer KARİŞİT, Giresun Adalet Komisyonu ve Giresun Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hülya ESKİÇIRAK, Giresun Adliyesi'nde Görev Yapan Hakim ve Savcılar, Giresun İl Emniyet Müdürü Uğur ÖZTÜRK, makamında Baro Başkanımız Av. Gültekin UZUNALİOĞLU'nu ziyaret ederek Avukatlar Günümüzü kutladı. Ayrıca Avutlar Günü Balosuna katılamadığı için plaketini alamayan Av. ilhan AYHAN'a da 25. yıl plaketi Baro Başkanı Av. Gültekin UZUNALİOĞLU tarafından verildi.    GİRESUN BAROSU BAŞKANI AV. GÜLTEKİN UZUNALİOĞLU'NUN 5 NİSAN AVUKATLAR GÜNÜ KONUŞMASI   Sayın Belediye Başkanım, Çok Değerli Meslektaşlarım, Sevgili Basın Mensupları; 5 Nisan, hukuksuzluklara karşı duran, kendini hakkaniyete adayan, eşitlik, özgürlük ve barış için mücadele eden, her koşulda yargının ve cüppelerinin onurlarını koruyan, ömürlerini hukuka adayan adalet savaşçıları Avukatların Günü. Tüm meslektaşlarımın Avukatlar Günü'nü kutluyorum.  Son günlerde şehit Savcımız Mehmet Selim Kiraz'ın ölümü ile sonuçlanan terör olayından sonra tamamen yalan ve yanlış algı yaratılarak, olayın Avukatlarla hiçbir ilgisi olmamasına rağmen olayın sorumlusu olarak Avukatlar hedef tahtasına yerleştirilmiştir. Öncelikle bir kez daha Meslektaşımız İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'a Allah'tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve yargı mensuplarımıza başsağlığı diliyoruz. Terörü şiddetle kınıyor ve lânetliyoruz. Bizler adliyelere Avukatlık kimliğimizi sisteme okutarak elektronik kapıdan girmemize rağmen, sanki sırtında avukatlık cübbesi olan herkesin kapıdan sorgusuz sualsiz elini kolunu sallayarak girdiği algısının yaratılması, olayın nedeninin buna indirgenmesi ve bu algı üzerinden  Avukatların adliye girişlerinde sıkıca aranmasının gündeme getirilmesi bizleri son derece yaralamıştır. Olayın failleri Avukatlar olmadığı gibi kamera görüntülerinden de faillerin Avukat cübbesi dahi giymedikleri görülmektedir. Adliyelerde güvenlik açığının sebebi olarak Avukatlar gösterilemez, Avukatlara potansiyel suçlu muamelesi yapılamaz. Aynı adliyede bir Hakîmin katibesinin başına silah dayayarak saatlerce rehin almasını ne çabuk unuttunuz? Kaldı ki kişilerin yaptığı asla bir mesleğe maledilemez.   Devletin Hakimi, Cumhuriyetin Savcısı, Vatandaşın da Avukatı vardır. Eğer üç unsur eşit koşullarda çalışmazsa, bunlardan birini baskılamaya kalkarsanız, devlet, hukuk devleti olmaz. Hakim, Savcı ve Avukatlar olarak yargının kurucu unsurlarıyız. Savunma makamını oluşturan Avukatlar olarak yargıda vatandaşın temsilcileriyiz. Avukatlara yapılan baskı, vatandaşın hak arama özgürlüğüne yapılan baskıdır. Adliyeler biz Avukatların iş yerleridir. Güvenliğimizin sağlanmasını biz de talep ediyoruz. Avukatlara, meslek itibarını zedeleyici, meslek sırrına zarar veren, baskı ve yıldırma amaçlı hiçbir işlem yapılamaz. Adliyelerdeki güvenlik zaafı, akıl ve hukuk dışı dayatmalarla değil, ancak Baro Başkanları, Başsavcılar ve Adalet Komisyonu  Başkanlarının bir araya gelmesiyle oluşacak ortak akılla çözülebilir. Bizler, ne farklı muamele, ne de imtiyaz istiyoruz. İstediğimiz Avukatın "sır saklama yükümlülüğü" ve vatandaşın "hak arama özgürlüğü" gereği Avukatlara tanınmış yasalarla korunan bu evrensel hakkımızın gasp edilmemesidir. Kabul etseniz de kabul etmeseniz de, Adliyelerden bizleri atamazsınız. Biz Avukatlar olmazsak, gerçek yargı olmaz, hukuk devleti olmaz. Mevkidaşım ve Aziz Dostum İstanbul Baro Başkanı Av.Ümit KOCASAKAL ve Avukatların polis kalkanları ile Çağlayan Adliyesi'nden dışarı atılmasını dehşetle izledik. Avukatları adliyeden atan zihniyeti şiddetle kınıyoruz ve Avukatların bir gün herkese lazım olacağını bir kez daha haykırıyoruz. Çok Değerli Meslektaşlarım, Sevgili Basın Mensupları; Bu kargaşa arasında, kamuoyunda "iç güvenlik yasası" olarak bilinen ve tasarı halinde iken geri çekilmesi için eylemler yaptığımız bu yasa, ne yazık ki onaylanıp yürürlüğe girdi. Bu yasa ile hukuk devletinden polis devletine doğru geçiş yaptık. Artık bundan sonra polisin silah kullanma yetkisi genişledi. Savcı kararı olmadan polisin gözaltı yapabilmesi, hakim ve savcı kararı olmadan arama yapılması mümkün hale geldi. Vali ve Kaymakamlarımız Cumhuriyet Savcısının adli yetkisine ortak olarak yargısal faaliyet olan adli kolluğa suç soruşturmasına ilişkin talimat verme yetkisine sahip oldu.  Yine daha önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarına çarptırılmış ve yıllarca hapislerde kalmış 236 Balyoz davası sanığına "bizi birileri aldattı, suçunuz yokmuş" deyip beraat kararları verildi.  Geldiğimiz nokta bu. Vatandaşın yargıya güveni kalmamıştır. Vatandaş yargı mensupları arasında “hükümetçi mi, cemaatçi mi”  ayrışmasını sorma noktasına gelmiştir. Demokrasiye olan sarsılmaz inancımızın biçimlendirdiği "milli iradeye saygı" tüm yaklaşımlarımızın temelini oluşturmaktadır. Bununla birlikte, aynı kavramın doğal uzantısı olan "kuvvetler ayrılığı" ilkesinin yok edilmeye çalışılmasının, egemenliğin kullanımında ülkemizi tehlikeli bir boyuta sürüklediğini gözlüyoruz. Ülkemizin hukuk tarihini yazan Avukatlar olarak diyoruz ki, tarih örnekleriyle doludur ki kimsenin yargısı, kimseyi kurtarmaya yetmemiştir. Bir türlü demokrasimizin eksikliklerini giderip gerçek hukuk devletine ulaşamadık. Avukatlar ve Barolar olarak uzun yıllardır bu ideallere ulaşmak için mücadele ediyoruz. Giresun Barosu olarak bugüne kadar TBB.nin düzenlediği tüm etkinliklere katıldığımız gibi, bundan sonra da katılmaya devam edeceğiz. Bu yıl TBB, "sözü bırakıp eyleme geçme" adına dün Bursa'dan mitingle başlayacak, 11 Nisan'da ise İzmir'de yoğun katılımlı  Açık Hava Toplantısı ile sona erecek Adalet Yürüyüşü başlatılması  kararlaştırmıştı. Ancak son günlerdeki olaylar nedeni ile provakatif eylemler olacağı düşüncesi ile programın yürüyüş kısmı TBB.ce iptal edilmiş, sadece miting kısımlarının yapılmasına karar verilmiştir. Bu nedenle 11 Nisan'da yapılacak Izmir Açık Hava Toplantısı'nda Giresun Barosu'nu temsil etmek üzere İzmir'de olacağız. Yaklaşık 1 aylık periyotta Giresun Barosu'nu temsil etmek üzere ekiplerimle birlikte TBB. ve Barolarımızın düzenlediği toplantı ve etkinliklere katılmak üzere 18-19 Nisan'da Amasya'da, 22-26 Nisan'da Trabzon'da, 02-03 Mayıs'ta Sinop'ta ve 16-17 Mayıs'ta Van'da olacağım. Sevgili Meslektaşlarım, Değerli Basın Mensupları, Biz Avukatlar olarak, Hakim ve savcılar gibi yargının kurucu unsuruyuz. Engelleyen bir unsur olarak görülmek istemiyoruz. CMK uyarınca görevlendirilen müdafilerin ücretinin süresinde ödenmesini ve Avukatlık Asgari Ücret seviyesine yükseltilmesini istiyoruz. 6100 Sayılı HMK. ile getirilen ekonomik bakımdan güçlü olmayanların dava açmalarını ve hak aramalarını engelleyen Gider Avansı Tarifesi uygulamasının düzeltilmesini istiyoruz. Uygulamada yargıya geciktirmekten başka bir işe yaramayan duruşma günü verilmesini engelleyen HMK.daki dilekçeler teatisi döneminin kaldırılmasını istiyoruz. Yargıya bağlı Adli Kolluk kurulmasını istiyoruz. Özgür Baroların denetiminin TBB’ce gerçekleştirilmesini istiyoruz. Avukatların müvekkil-vekil ilişkisini düzenleyen vekâletnamelerini kendilerinin tanzim etmesini istiyoruz. Avukat Stajyerlerine de Hâkim Savcı Stajyerleri gibi sosyal haklar ve ücret verilmesini istiyoruz. Hukuk Fakültelerinin kontejanlarının azaltılmasını, Avukatlığa kabul sınavının ivedi olarak getirilmesini istiyoruz. Yeni büro açan genç meslektaşlarımıza vergi,sigorta muafiyeti ile faizsiz kredi verilmesini istiyoruz. Avukatlığın ekonomik sıkıntısının giderilmesi için mesleki faaliyet alanının genişletilmesini istiyoruz. Kamu Avukatlarının özlük ve mali haklarının iyileştirilmesini istiyoruz. Avukatlık hizmetinin lüks olmaktan çıkarılmasını ve KDV oranının % 18 den aşağıya çekilmesini istiyoruz. Savunma görevi nedeni ile savunduğumuz kişi ve kurumlarla özdeşleştirilmek istemiyoruz. Belli meslek kıdemine sahip meslektaşlarımıza Yeşil Pasaport Hakkı getirilmesini istiyoruz. 1926 yakılan hukuk meşalesi ile bizlere emanet edilen ve her geçen gün güçlenen Giresun Barosu olarak tarafsız ve bağımsız yargı, güçlü ve özgür savunma oluşması için mücadelemizi sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz.  “HERKES İÇİN ADALET, ADALET İÇİN AVUKAT” düsturu ile hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Av.Gültekin UZUNALİOĞLU GİRESUN BARO BAŞKANI