KAMUOYUNA

06.11.2018 tarihinde ülkemizdeki bazı meslektaşlarımıza e-mail yoluyla bilgilendirme amaçlı gönderilen “ Yargıda Şeffaflığa İlişkin İstanbul Bildirgesi ” nin ilke 3 ve taslak uygulama tedbirlerinde ilke 3 madde 11’de belirtilen “ Mahkemeler Avukatlık Yetkisi Olmayan Uygun Kişilerin Mahkeme Nezdinde Tarafları Temsil Etmesine İzin Verebilirler ” şeklinde düzenlenen kısım evrensel hukuk ilkelerine, yıllardır süregelen yerleşik uygulamalara açıkça aykırılık teşkil ettiğinden asla ve kat’a kabul edilemez.

Daha önceki yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Yargıtay Başkanlığı ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Türkiye Ofisi işbirliğinde düzenlenen onüç Asya ülkesinden Yüksek Yargı Mahkemesi Başkanlarını ve hâkimlerini bir araya getirerek, yargı süreçlerinde şeffaflığın tesisi için ulusal ve uluslararası bilgi, ve edinilen derslerin paylaşıldığı platformdan çıkan İstanbul Bildirgesindeki bu ifadeler bildirgeye ağır zararlar vermiştir ve gerçekçi olmadığı gibi bir hukuk devletinde değil kabulü; düşünülebilmesi dahi vahimdir. Müzakere tutanaklarına bakıldığında Türk heyetini oluşturan  Yargıtay Üyelerinin de bu maddeye itirazı olmakla birlikte bu hüküm olsa olsa ancak geri kalmış bir zihniyetin ürünü olup Anglosakson hukukunun sömürgelerde uygulandığı geri kalmış dönemi yansıtmaktadır.

Günümüz hukuk sistemleri son derece karmaşık bir yapı arz etmekte ve özellikle daha esasa bile giremeden usule ilişkin İddia ve savunmanın değiştirilmesi ve genişletilmesi yasağı gibi çoğu zaman meslekten kimselerin bile kavramakta güçlük çektiği kuralları avukat olmayanların kavraması mümkün değildir. Çoğu zaman kesin sürelere uyulmamasının telafisi imkansız kayıplara yol açtığı da düşünülürse, daha işin esasına bile girilemeden davalar şekilden reddolacaktır. Avukatsız takip edilen davaların öyküleri “ hukuk bilmezliğin yol açtığı kayıplar ”la doludur.

İddia, savunma ve delillendirme, her şeyden önce bir hukuk işidir. Avukat, davaya konu olmuş olayların hukukunu bilen, araştıran, yeniden yorumlayan ve müvekkilinin menfaatini hukuk terazisine taşıyan savunma erkidir.

Temel hak ve özgürlüklerin en büyük güvencesi hak arama özgürlüğüdür. Bu nedenle Avukatlar; 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 1. maddesinde belirtildiği üzere; yargının kurucu unsuru olup, 76. maddesinde yasaların hiçbir mesleki örgütlenmeye vermediği hakkı biz avukatlara ve mesleki örgütümüz  olan barolara vermiştir. Buna göre hukukun üstünlüğünü etkin kılmak, insan hakları kavramını korumak, geliştirmek  biz avukatların ve baroların öncelikli temel görevidir.

Asla kabul etmediğimiz; hak arama özgürlüğüne ve evrensel hukuk ilkelerine açıkça aykırı bu konunun ulusal ve uluslararası tüm resmi platformlarda, ayrıca meslek örgütlerimiz olan Türkiye Barolar Birliği, Avrupa Baroları Ve Hukuk Birlikleri Konseyi (CCBE) nezdinde takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz.08.11.2018

 

                                                                                                                                                  Giresun Barosu Başkanı

                                                                                                                                                  Av.Soner KARADEMİR

Tarih : 8.11.2018
Okunma : 701

© 2024 - Giresun Barosu

Adres : Çıtlakkale Mah. Atatürk Bulvarı No.121/1 - GİRESUN / Telefon: 0454 215 76 57 / Faks: 0454 215 76 58)
Adli Yardım Bürosu: 0 454 215 76 69 | Sosyal Tesis : 0 454 215 76 69 / D:17
E Posta : giresunbarosu@gmail.com | KEP Adresi: giresunbarosubaskanligi@hs01.kep.tr
E-Tebligat Numarası: 35366-96939-85090
Giresun Barosu Union of Black Sea Countries Bar Association (BCBA) üyesidir.